Bozcaada'da geniş bir kesim, Başkan Yılmaz'ın göreve geldiğinden bu yana adada kaçak-ruhsatsız işletmelerin çoğaldığını ifade ediyor. Bu iddiayı öne sürenler ruhsatlı işletmelere yönelik denetimlerin de yeterli seviyede olmadığından şikayetçi. Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can Yılmaz, son turizm toplantısında bu sezonun denetim yılı olacağını duyurmuştu. Buna rağmen geniş bir kesim tarafından Bozcaada'da denetimlerin yok denecek kadar az olduğu yönünde eleştiriler gelmeye devam ediyor.

BAŞKANIN OY KAYGISI MI VAR?

Bu eleştirileri yapanlardan bir kısmı Başkan Yılmaz'ın otoriter bir başkan olmamasından dolayı ruhsatsız-kaçak işletme sahiplerinin çekinmediklerini belirtirken, bir kısım eleştiri sahipleri de belediye görevlerinin denetime gittiğinde işletme sahiplerinin emsal birçok örnek gösterdiklerini, bu sebeple işlem yapılmadığını belirtiyor. Eleştiri yapanlardan bazıları da Başkan Yılmaz'ın oy kaygısı nedeniyle yasal kurallara uymayan iş yerlerine göz yumduğunu düşünüyor.

UYGULAMA ADİL Mİ?

Bozcaada Belediyesi ise özellikle temmuz ayından itibaren geçtiğimiz yıllara oranla işletmelere denetim konusunda baskı uygulandığını ve büyük oranda ceza kesildiğini söylüyor. Belediyeden aldığımız verilere göre, naylon poşet kullanımı, çöp ayrıştırma, işgaliye, fiyat tarifesi ve tabela yönetmeliğine aykırılık ve izinsiz uygulamalar sebebiyle haziran ayı içinde 22 tutanak tutuldu. Bunlardan 10 tanesine cezai işlem uygulandı. Temmuz ayında ise 18 adet tutanaktan 11'ine cezai işlem uygulandı.

DENETİMLER DAHA DA MI ARTACAK?

Ancak işgaliye ve atık yağlarla ilgili cezai işlem uygulanan işletmelerin sahipleri de Bozcaada Belediyesi'ni “Adada o kadar kaçak-ruhsatsız işletmeler dururken ruhsatlı yasal işletmelere cezalar kesiliyor” şeklinde eleştiride bulunurken durumu adaletsizlik olarak değerlendiriyor.

Bozcaada Haber, konuyu Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can Yılmaz ile görüştü. Başkan Yılmaz, son sürece kadar denetim konusunda eksikliklerini kabul ediyor ve denetimlerin daha da artacağını, 2017 yılı içerisinde tüm işletmelerin denetimlere tabii tutulacağını dile getiriyor.

Bozcaada Haber: Turizm öncesi değerlendirme toplantısında bu yılın denetim yılı olacağını söylemiştiniz. Ancak son sürece kadar adada geniş bir kesim belediyenin hâlâ denetimler konusunda yetersiz ve eksik kaldığını söylüyor. Ancak son zamanlarda belediyenin işletmelere denetim konusunda çok ceza kestiği de söyleniliyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsuuz?

Hakan Can Yılmaz: Belediyenin en önemli unsurlarından bir tanesi de koyulan kuralların uygulanması ve denetlenmesi. Yaptığımız halk toplantılarında ben açık yüreklilikle her ne kadar planlama aşamasında güzel şeyler ortaya çıkarsak da ne yazık ki denetimde istediğimiz seviyeye erişemediğimiz için bir takım sıkıntılar olduğunu kabul etmiştim. Ve evet ardından söylediğim söz, gerçekten inandığım ve istediğim bir sözdü. Gerçekten belediye olarak denetimleri arttırmamız gerekiyordu.

Biz şu anda geçtiğimiz senelere göre iyi bir duruma geldik ama kabul ettiğimiz ya da ideal olan ölçülere henüz ulaşamadık. Bunda yaz yoğunluğu, aynı anda birçok işin takip edilmesi gibi kendi açımızdan geçerli sayılabilecek sebepler olsa da bu hiçbir mazerete konu olmayacak bir şey. Yani denetimde şu sebepten dolayı istediğimiz seviyeye ulaşamadık dememiz bir şey ifade etmiyor. Biz giderek arttırdığımızı söyleyebiliriz. Mesala şöyle bir örnek vereyim: Özellikle birkaç açıdan denetimlere ağırlık veriyoruz. İlk olarak geçtiğimiz senelerde ne yazık ki denetimsizlikten dolayı, uygulamada başarısız olduğumz naylon poşet yasağıydı. Özellikle ilk planda bunun üzerine çok gittik. Görebildiğim kadarıyla ve çalışma arkadaşlarımdan bana gelen bilgiler doğrultusunda geçen senelere göre iyileşme olduğunu gördük.

İşgaliye alanları belirlendi, işgaliyeler ile ilgili her fırsatta, bu hafta sonu da tekrar vardı, işletme sahiplerimizin, esnaf arkadaşlarımız bizim belirlediğimiz, ortak olarak kendilerinin de altına imza attığı işgaliye alanları dışında sunum yapmamaları konusunda hep şikayetler oluyordu. Onlarla ilgili sıkı bir şekilde denetimler yapılıyor.

Bu sene çevre mühendisi istihdamından sonra en fazla önem verdiğimiz konulardan bir tanesi geri dönüşüm konusu. İşletmelere çok sık oranda geri dönüşüm konusunda da denetimlerimiz devam ediyor. Ama bunda da ideal olarak istediğimiz noktanın uzağındayız. Ama başlangıç olarak fena gitmiyoruz, bu denetimler artarak devam edecek ve inşallah da istediğimiz seviyeye kısa sürede ulaşmayı düşünüyoruz.

Bir işletmeye birkaç defa ceza kesildiğininde sonuca gidilmezse, başka yaptırımlar söz konusu olabiliyor mu?

Olabiliyor evet. Şu anda olmadı ama aynı usulsüzlük ısrarla tekrar edildiği takdirde daha ciddi yaptırımlara gidebiliriz.

Bu denetimlere tabi olan işletmelerden de en çok duyduğumuz şu: Adada kaçak-ruhsatsız işletmelere hiçbir yaptırım uygulanmıyor, ceza da kesilmiyor. Ama onlar dururken cezalardan nasibi alan ruhsatlı yasal işletmeler. Sizce ne diyorsunuz?

Kaçak işletmeler derken kast ettiklerini bilmiyorum ama?

Kaçak ya da ruhsatsız otel, pansiyon, restoran gibi işletmelerden bahsediliyor.

Şu anda işletme ruhsatı olmayan restoran yok. Restoranın işletme ruhsatı almadan çalışmasının imkanı yok. Ama otel ve pansiyonlarda bazı süreçlerin devam ettiği birkaç yer var. Ama bunların hepsi bizim kontrolümüz altında. Bu konuda esnafın ve ada halkının da bize biraz destek olması gerekiyor. Biz her ne kadar denetimlerle bunları kontrol altında tutmaya çalışsak da pozitif geri dönüşlerinde bunların bir şekilde teşvik edilmesi noktasında biz çok faydası olduğunu görüyoruz. Biz de denetliyoruz, biz de çıkıyoruz ve araştırmalarımızı yapıyoruz. Ama bu bir şikayet mekanizması değildir, bizim gözümüzde bir işletmenin ticari faaliyetini göstermesi için ruhsatının olması gerekiyor. Zaten kanunla belirlenmiştir bu.

Özellikle sizin dönemizde başta restoranlara işgaliye sınırlarını aşmaları nedeniyle sıkça cezalar kesildi. Belirlenen işgaliye alanı ise sokaktan bebek arabalarının geçeceği şekilde. Ancak merak edilen şu: Kesilen cezaların rakamı bir restoranın, bir gecede bir masada kazandığı kadar. Hal böyle olunca ertesi gün tekrardan bu işgaliye sınırları aşılıyor. Acaba cezalar yetersiz mi kalıyor?

İşte dedim ya bu noktada işletme sahiplerinin de bize destek olması gerekiyor. Cezalandırma denetimin sonucunda çıkan bir mekanizma ama bizim de tasvip ettiğimiz bir mekanizma değil. Özellikle ara sokaktaki işletmelerde bu sene engelli ya da bir çocuk aracının geçeceği kadar mesafeyi boş bırakacak şekilde işletme sahiplerine imzalattık, bakın sınır bu, biz burayı çizdik, diye. Onlar da bunu okuyarak imza attı.

Şimdi biz bu işlemi yaptıktan sonra işletmeler ertesi gün sandalyelerini kaydırdıktan sonra bu sefer orada insanlar, halk şikayetçi oluyor ve o yollar yayalar için kullanılamaz hale geliyor. Yalnız oraya oturmadan o mahelleyi gezmek isteyen misafirler de olabilir Ama dediğim gibi burada işletmeler bize destek olacak. Sınırların dışına çıkmayacak. Biz gördüğümüz zaman, tespit ettiğimiz zaman cezalandırıyoruz.

Başkanım bu kaçak-ruhsatsız işletme ve yapılar ile ilgili bir görüş de şu: Sizin döneminizde de bu oran çok arttı ve belediye bir yere denetime gittiğinde bunun örneği o kadar çok ki, ceza kesilmeye gidilen işletmeler de bu örnekleri gösteriyor ve belediye de bu işin içinden çıkamıyor. Ne diyorsunuz?

Yok, biz artık şu noktadayız. Ruhsatlarına aykırı çalışan, ruhsatsız çalışmaya devam eden ya da fiziksel olarak imar yönünden sıkıntısı olanların hepsini biz bu sene sonuna kadar bir kalemde temizlemek istiyoruz. Çünkü o zaman birisine yapıp birisine yapılmadığı takdirde adaletsizlik gibi düşünülüyor. Oysa bizim düşündüğümüz de hep bunların adil bir şekilde yapılması lazım.

Hiç kimse böyle düşünmesin. Bu süreç yeni başlayan bir süreç ve yazın yoğunluğunda istediğimiz ideal ölçüye ulaşmadı ama eninde sonunda hepsi tespit edilecek. Bir şekilde hem ruhsat yönünden sıkıntıları olanları, hem imar yönünden sıkıntıları varsa ve onları aynı zamanda yönlendirerek, çözümü varsa çözümüne yönelik, çözümü olmazsa da artık kimse kusura bakmasın.

Arkadeniz’deki başı işletmelerde mühürlemeler olduğu duyuldu. Buraya sizinle röportaja geldiğimi duyanlar özellikle size şunu sormamızı istediler: Başladınız, bitirebilecek misiniz?

Başladık, bitireceğiz, Şu ana kadar da, ‘Bize geldiler, onlara gitmediler’ diye düşünmesiler. Şu an süreç devam ediyor. En sonunda bütün işletmelerin hem imar yönünden hem işletme ruhsatı yönünden bizim istediğimiz ideal seviyeye gelmesini sağlayacağız. Ruhsatla ve imar ile ilgili sıkntıları varsa ve çözülebilecek model varsa yol gösteririz. Ama çözümsüz olanlar konusunda da bu denetimlerin sonucunda etkilenecekler olacaktır mutlaka.

Geçen günlerde bazı işletmelere ruhsatla ilgili gelişmeler olmuş. Bu işletmeler daha önceden ruhsatını belediyeden almış ancak şu an mesken konumunda olduğu için ruhsatları iptal edilmeye çalışılıyor deniliyor?

Biz bu denetimlere başlamadan önce hali hazırda tüm işletmelerin ruhsatlarını gözden geçirdik. Bazı noktalarda, bazı işletmelerde tamamlanması gereken evraklarda eksiklik olduğunu gözlemledik. Ve bu eksikliklerin tamamlanması için de bu işletmelere 1 aylık süre verdik. Bunlar 1 ay içerisinde eksikliklerini tamamlayınca ruhsatları devam edecek ama tamamlayaman olursa ruhsatlarının askıya alınması söz konusu.

Bu denetimlerle ilgili tepkisi olan kesim içerisinde sizin oy kaygınız olduğunuzu düşünenler var.

Kesinlikle yok ve esas biz şöyle düşünüyoruz: Bunu adil bir süreçte tamamladığımızda herkes daha rahat olacak. Eksiği olan işletmelere yol göstereceğiz, çözümsüz olan işletmeler -ki çok uzun süredir de devam eden işletmeler olabilir- bu süreçten etkilenecektir. Ama bunu yapma zorunluluğumuz var. Çünkü hep dediğimiz gibi, hem turizmi, hem de doğal yaşantıyı doğru istikamette, bizim birbiri ile çakışmayacak şekilde devam ettireceğiz.