Kuzey Ege’nin Bozcaada’dan sonra bir diğer adası olan komşumuz Gökçeada altın ve gümüş madeni tehlikesi altında. Merih Madencilik A.Ş. tarafından 2013 yılında alınan ruhsata istinaden yapılan çalışmalar sonucunda hazırlanan Proje Tanıtım Dosyası kısa süre önce Çanakkale Valiliği’ne sunuldu. Proje detaylarının yer aldığı dosya Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sitesinde de 4 Aralık 2017 tarihinde duyurularak ÇED sürecinin başladığı belirtildi.

Birkaç sene önce sakin şehir (Cittaslow) ilan edilen ve Türkiye’nin organik tarım yapılan nadir yerlerinden biri alan komşu adamız Gökçeada’da zeytincilik, tarım ve hayvancılık halen yoğun uğraşlar arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra Turizm Teşvik Bölgesi de ilan edilen Gökçeada, gerek yerli, gerekse yabancı turistlerin son yıllarda yükselen değerleri arasında gösteriliyor.

ARARKEN 423 TON, PEKİ İŞLETİRKEN?

Proje Tanıtım Dosyası’ndaki verilere göre adanın güney kesiminde, 44 noktada, toplam 1.100 metre  sondaj gerçekleştirilecek. Toplam 229 bin TL’lik projenin arama aşamasında 423 ton kazı toprağı ortaya çıkacak. İşletme ruhsatı alındığında ise çok daha fazla toprağın kazılacağı emsal projelerden tahmin ediliyor.

Maden aramasının,ada turizminin en önemli noktalarından olan güney kıyılarında yapılacak olması, Gökçeada’ya gelen turist sayısını ve dolayısıyla da adanın turizmini de olumsuz etkileyeceği adalı bazı işletmeciler tarafından da dile getiriliyor.

SULAMA ALANLARI VE GÜNEYDEKİ LAZKOYU TEHLİKE ALTINDA

Dosyaya göre, arama yapılacak bölge çevresinde bulunan derelerin yataklarında herhangi bir sondaj çalışması yapılmayacağı ve katı-sıvı atık atılmayacağı firma tarafından taahhüt edilse de, arama faaliyetlerinde kullanılacak bentonit maddesinin yeraltı suları ve yağış etkisiyle su kaynaklarını olumsuz etkileyeceği Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan tarafından önemle dile getiriliyor. Hazırlanan tanıtım dosyasında da belirtildiği üzere, altın ve gümüş araması yapılacak bölgenin çevresinde Damlar, Çamiçi ve İncesu dereleri ile Şahinkaya Göleti bulunuyor. Ayrıca dosyada yer alan harita ve görsellere göre adanın en bilinen plajlarından Lazkoyu ve çevresi de ruhsat sınırları içerisinde yer alıyor.

‘CENNET ADANIN ÖLÜM FERMANI OLUR’

Kazdağı’nda ve çevresinde yıllardır altın madencileriyle mücadele eden Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin de konu üzerine görüşlerine başvurduk. Dernek başkanı Süheyla Doğan, “Gökçeada’da deniz kıyısına, derelere, Su Altı Milli Parkı’na, Tuz Gölü’ne yakın olan altın madeni projesi ada için bir yıkım olacaktır. Organik tarım adası olan ve turizm cenneti olan adada altın madenciliği projesi, tüm bu faaliyetlerin ölüm fermanı demektir. Altın madencilerinin kazancı uğruna Gökçeada’nın doğası mahvolacak, halkın tarım ve turizmden elde edeceği gelir yok olacak, halk yoksullaşacak ve adayı terk etmek zorunda kalacaktır. Gökçeada Yuvacık Köyü Altın Madeni Projesi’nden acilen vazgeçilmelidir. Ada halkı, çiftçiler, organik tarımcılar, turizmciler acilen bir araya gelip daha arama aşamasında olan bu projeye karşı çıkmalı ve durdurmalıdır. Aksi halde işletme ruhsatı alması durumunda doğa tahribatı çok daha fazla olacaktır. Ve de projenin durdurulması daha da zordur.” dedi.

BAŞKAN ÇETİN: KESİNLİKLE MÜSADE ETMEYECEĞİZ

Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin de Diken’e yaptığı açıklamada “Daha önce 2011 yılında başlayan ve 2014 yılına kadar süren bir maden araması vardı. Buradaki yeraltı kaynaklarımıza ciddi zarar verdi. Bizim ikincisine tahammülümüz yok. Bunun önüne kesinlikle geçmek istiyoruz. Bu konuyla ilgili Çanakkale’de birçok sivil toplum örgütleriyle toplantı yapacağız. Farkındalık yaratmaya çalışacağız. Komisyonlar kuracağız. Bu konuyla ilgili görüş istenen kurumlara gideceğiz. Uygun görüş vermeleri durumunda yaşanacakları anlatacağız. Bürokratik işlemlerle durdurmazsak halkla birlikte bunu durduracağız.” dedi.

2011’DE DE MTA ARAMIŞTI!

Maden arama faaliyeti Gökçeada’da ne yazık ki ilk değil. 2011 yılında da Maden Tetkik Arama (MTA) Gökçeada’da bir süre maden aramıştı. Bu aramalar sonrasında MTA faaliyet raporunda Gökçeada’da zengin maden yatakları olduğu bilgisine yer vermişti. MTA’nın o dönem Kuzey Batı Anadolu Bölge Müdürü Ali Altınay İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı’nda Gökçeada’da altın rezervi tespit ettiklerini belirtince, Vali Güngör Azim Tuna’nın “Biz Gökçeada’ya ‘organik ada’ diyoruz, siz madenci sokmaya çalışıyorsunuz!” dediği iddia edilmişti (Kaynak: Hürriyet, 18.11.2011). Valinin bu itirazı sonrasında da Gökçeada’da maden konusu bir daha gündeme gelmemişti.

SALI GÜNÜ ÇANAKKALE’DE TOPLANTI VAR

Gökçeada’daki birçok sivil toplum kuruluşuyla birlikte hareket eden Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin sosyal medyadan Salı günü Çanakkale’de bir toplantı yapılacağını duyurdu. Çetin’in mesajı şöyle: “12.12.2017 Salı günü Çanakkale Parion Otelde saat 10.00 da Gökçeada da bulunan tüm Belediye Meclis Üyelerimiz, Siyasi Parti İlçe Başkanlarımız, Mahalle muhtarlarımız, köy muhtarlarımız, tüm STK lar ve Gökçeada sevdalıları ile birlikte basın açıklaması ve eylem planı oluşturulacaktır.”