Bugun...


kostasalto

Sabri Güler: Bağcılık her yıl kan kaybediyor
Bozcaada Kalkınma Kooperatifi Başkanı Sabri Güler ile bu senenin bağcılık açısından nasıl geçtiğini konuştuk.

Mobil Reklam

Sabri Güler: Bağcılık her yıl kan kaybediyor
+ -
Bozcaada Bozcaada Haber Madam

Bozcaada Kooperatif Başkanı, aynı zamanda da AKP’den belediye meclis üyesi olan Sabri Güler ile Bozcaada’nın bağcılığını konuştuk. Güler, “Turizmin Bozcaada bağcılığına zararı var dedik ama turizm sayesinde de, insanların ürettiklerini rahat satmaları için iç piyasada bir pazar oluştu” dedi.

 

Önceki yıllarla karşılaştırdığımızda bu sene üzüm rekoltesi nasıldı?

Rekolte olarak geçen yıllara gör daha iyi görünüyordu. Kalite olarak da geçen yıllara göre daha iyiydi. Fakat İstanbul’a gönderdiğimiz miktarda maalesef geçen yılın altında kaldık. Bunda üzümün kalitesinden ötürü değil, piyasa koşullarının belirsizliği etken oldu. Belirsiz bir ortama insanlar üzüm göndermek istemediler.

 

Sofralık olarak hangi çeşit üzümler üretildi, en fazla hangi üzüm rağbet gördü?

En fazla rağbet gören üzüm tabii ki Bozcaada’nın çavuş üzümüydü. Biliyorsunuz bu üzümümüze patent almaya da çalışıyoruz. Yine de hak ettiği değeri görmediğini düşünüyorum. Bu üzüm piyasada yok satmalıydı. Bol olduğu dönemde pazarlamakta zorlanıyoruz. Ama son dönemde insanlar ısrarla çavuş üzümü aradılar. Bunun haricinde ilk turfanda çıkan kardinal üzümü var. Onun dışında adaya sonradan gelme çeşitler var. Victoria, siyah çekirdeksiz, Red Globe, İtalya beyazı gibi sofralık çeşitler de var.

 

Peki, şaraplık olarak?

Bozcaada’nın yerel üzüm çeşitleri vardır. Kuntra ya da literatürdeki adıyla Karasakız, Vasilaki, Karalahna gibi çeşitleri var. Onun dışında adaya sonradan getirilen çeşitler de var. Cabernet, Merlot, Şiraz gibi çeşitler bu sene de üretildi.

 

Sofralık üzümlerin ne kadarı ada içinde tüketildi?

1500 kasa üzüm gönderebildik İstanbul’a. Turizmin Bozcaada bağcılığına zararı var dedik. İnsanlar kolay kazanç yolunu seçtiği için belirsiz bir ortamda 11 ay çalışıp, ne üreteceksiniz? İklim şartlarına bağımlısınız, sonrasında da pazarlamakta sorunlar yaşayacaksınız. Para cebinize girene kadar sizin olmayan bir uğraş üzümcülük. Bu yönüyle turizm insanlara daha kolay para kazanma yolu olduğu için, insanların bağcılıktan kopması yönünde olumsuz etkisi oldu. Ama turizm sayesinde de, insanların ürettiklerini rahat satmaları için de iç piyasada bir pazar oluştu. Üretilen sofralık üzümlerin büyük bölümünü, bir kısmı kooperatifimiz adına olmak üzere tükettik. Bazı arkadaşlarımız sergi açarak da satış yaptılar. Fiyatı da aşağı yukarı aynı fiyattan, 5TL olarak satıldı. Hale gönderilse bu rakamları üretici göremez. İç piyasada bu rakamlardan satılması iyi oldu. Turizmin bu yönde bağcılığa ve üzümcülüğe katkısı vardır.

 

Adadaki üzüm üreticisi kaç tane ve ne kadarı kooperatifinize üye

100 civarında aktif üyemiz var. Adada toplam üreticisi sayısı da yaklaşık 130-135’dir. Yani toplam üreticilerin yaklaşık %75’i kooperatifimize üyedir diyebiliriz.

 

Kooperatif başkanı olarak eklemek istediğiniz veya dikkat çekmek istediğiniz bir konu var mı?

Üzümcülük üretiminin kaderidir: Çok üretirsiniz elinizde kalır, az üretirsiniz daha fazla talep olur. Ürünlerimizi raf ömrü olan ürünlere dönüştürmemiz lazım. En büyük sıkıntı üretimden ziyade pazar bulmaktır. Ekonominin genel çarkları içerisinde her ürün çeşitliliğinde bu sıkıntı yaşanır. Domates üreten de, karpuz üreten de bu sıkıntıyı yaşar. Üretim noktalarında üretici zarar etmekte. Sembolik fyatlarla elinden çıkartamıyor ama pazarlarda bazen 8-10 kata çıkabiliyor ürün fiyatı. Üretimi raf ömrü olan ürünlere çevirmemiz lazım. Ben kendi adıma kuru üzüm yapıyorum. Raf ömrü uzarsa kışın da satılmasına imkan sağlıyor. Bunun dışında pekmez, pestil, sirke, cevizli sucuk gibi ürünlerle ürün yelpazesi genişletilebilir. Bu şekilde pazarlanabilir.

 

Bunlar yapılmazsa bağcılığın sonunu nasıl görüyorsunuz?

Bağcılık her yıl kan kaybediyor. Yüzlerle ifade edilebilecek parça sayısı bağ, içinden çıkılıp mezbeleliğe terk ediliyor. Bu alanların da tarıma kazandırılması yönünde ben Kooperatif Başkanı olarak girişimde bulundum. Fakat özel mülkiyete müdahale edilemiyor. Kişiler istediği gibi kullanabilir gibi bir düşünce oluştuğu için müdahale edilemiyor. Bana göre kişi bu kadar özgür olmamalı. Ya üretmeli ya da üretime terk etmeli. Bunlar sökülüp mezbelelik olmaktan çıkıp bağ olmalı. Bağ olamıyorsa tarımda kalmalı.




Bu haber 4234 defa okunmuştur.

Bozcaada Simyon Bozcaada Pide Salonu

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



FACEBOOK YORUM
Yorum

bozcaada  bozcaada

bozcaada
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
SON HABER YORUMLARI
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR HABERLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
 YUKARI
   
Otomatik olarak 5 saniye sonra kapanacaktır. Reklamı kapatmak için TIKLAYINIZ