İdil Konuk/Bozcaada

Eski şarap fabrikasını dönüştürmeyi hedefleyen ve biyo-malzemeler üreten yepyeni bir proje

BIFED kapsamında Bozcaada’ya gelen Bilgi Üniversitesi İç Mimarlık bölümü öğrencileri ve ekibi malzeme ve malzeme davranışları üzerinden yaptıkları araştırmalarla yeni biyo-kompozit malzemeler oluşturuyorlar. Bunun için adadaki eski bir şarap fabrikasını stüdyo mekanına dönüştürmeyi hedefleyen proje grubu, Miskin Atölye’de yaptıkları etkinlikte, deniz eriştelerinden kağıt yapımı gerçekleştirdiler. 

Üzüm küspesi, deniz tuzu, kil, kamışlar, deniz eriştesi gibi malzemeler kullanılıyor

Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali kapsamında gelen ve malzeme ve malzeme davranışlarını inceleyen Bilgi Üniversitesi İç Mimarlık bölümü öğrencileri, kurdukları stüdyoyla yeni iç mekanlar araştırmayı hedefliyor. Bozcaada’da da hem malzeme hem mekan araştırmaları yapan proje ekibi, Aral ailesine ait eski şarap fabrikasını dönüştürmeyi ve adada doğada yer alan doğal kaynaklardan yeni tasarımlar yapmayı amaçlıyor. Adadaki araştırdıkları malzemeleri ise üzüm küspesi, deniz tuzu, kil, kamışlar, deniz eriştesi, kumullar, toprak, konglomera ve atıklar olarak sıralıyorlar.

Deniz eriştelerinden ekolojik kağıt yapıldı

Festival dahilinde Miskin Atölye’de gerçekleştirilen etkinlikte deniz eriştelerinden ekolojik kağıt yapıldı. Adada yaygın tür olarak bulunan deniz eriştelerini Bozcaada için sürdürülebilir bir kaynak olduğunu gösterip eriştelerden kağıt hamuru oluşturdular. Erişteler önce sirkeyle sonra karbonatla kaynatılıp içerisindeki selülozun çıkması sağlanıyor ve böylece oluşan lifler kağıt hamuru haline getiriliyor. Etkinliğin sorumluları olan Deniz Tümerdem, Burcu Gülmen ve Hilal Menlioğu organizasyonla ilgili şunları söyledi: “Öncelikle adalılara çok teşekkür ediyoruz. Bu iç mimarlık öğrencilerinin dönem boyu çalıştığı bir proje. Malzeme odaklı ve malzeme davranışı üzerinden araştırmalar yapan bir stüdyo grubumuz var. Bu sene mekanla ilişki kuran bir proje kurguladık ve Bozcaada’ya geldik. Dolayısıyla adadaki malzemelerin ön araştırmasını yaptık, ada nasıl atıklar üretiyor, yerinde bakacağız dedik. Adanın malzemeyle ilişkisi, malzeme sistemleri üreteceği bir proje bu. Şimdiye kadar biyo-plastikler üzerinde çalışıldı. Üzüm küspeleri alındı. Adanın kili kullanılarak biyo-plastik denemeleri yapıldı. Sonra yosundan ada kağıdı üretebilir miyiz diye düşündük; malum burada poşet kullanımı yasak, onun yerine kese kağıdı gibi bir şey yapabilir miyiz diye tartıştık. Bu bizim için de yeni bir tecrübe oldu.” dedi. 

Deniz erişteleri hakkında ise “Akdeniz’e özgü bir tür ve karadan denize yürüyen bir tür. Sahil şeridinde olan kumullarda, çamur zeminde ve bazen kayaç yerlerde yetişiyor ve genellikle temiz olan yerlerde yetişiyor. Birçok deniz canlısına besin kaynağı ve ev sahipliği yapıyor. Rüzgar ve dalgaların etkisiyle kıyıya vuran deniz erişteleri erozyonu önlediğini de biliyoruz. Bu erişteler sahilde biriktikçe bundan kağıt yapabilir miyiz diye düşündük ve birkaç deneme yaptık. Üretebileceğimize ikna olduktan sonra sabah ekibimizle birlikte çıkıp deniz eriştelerini topladık.” 

Sürdürülebilir kaynaklar ve mekanlar araştırıyorlar

Mekan araştırmalarıyla ilgili olarak ise Burcu Gülmen “Burada Bozcaada’nın kaynaklarını araştırıyoruz. Buradaki malzemelerin izini sürerek yerlerini haritalandırıyoruz. Ve burada atıl durumda olan bir şarap fabrikasının içerisine bir proje önerisi yapacağız. Malzeme üzerinden tasarım yapılacak” diyerek projelerinin sürdürülebilir olduğuna dikkat çekti.