Sanık avukatları, 'kasten öldürme' suçunun oluşmadığını, müvekkillerinin öldürme kastı ile hareket etmediklerini, ölüm olayının uyarıcı maddeden kaynaklandığını iddia ederek, Adli Tıp Kurumu'ndan yeni bir rapor alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti ise Adli Tıp Kurumu'nca hazırlanan raporda Öksüz´ün ölümünde, uyarıcı madde kullanmasının bir etkisi bulunmadığının belirtildiğini hatırlatarak, talebi reddetti. Bunun üzerine sanık avukatları, müvekkillerinin sosyal medyada linç edildiğini, savcılığın, kamuoyunda aleyhlerine yönelik oluşan algı nedeniyle 'kasten öldürme' suçundan dava açtığını öne sürdü. Sanık avukatlarından Hakan Evirgen, olaydan sonra işletme ruhsatının iptal edilmesi ile kaçak yerlere mühürleme işlemi yapılmasının 'kanunsuz ve şovenist' bir yaklaşım olduğunu savundu.  

 

Öte yandan sanık Burak Olgu Babat, savunmasına geçmeden acılı aileye baş sağlığı diledi. Ancak mahkame başkanı Babat'a "Siz tutuksuz yargılanıyordunuz. Daha önce baş sağlığı dilediniz mi aileden? " şeklinde soru yöneltti. Bunun üzerine söz alan sanığın avukatı Evirgen ise "Olay sonrası adaya bir daha gidemedi zaten" diye cevap verdi. 

 

Adliye çıkışında açıklama yapan Öksüz´ün avukatı Uğur Soysal, "Mahkeme bizim için başarılı geçti. Güzel bir yargılama oldu, herkese eşit söz hakkı tanındı. Umarım sonucu da iyi olur" dedi.  Acılı anne Kibariye Öksüz ise, "Ben başından beri işletmecinin tutuklanmasını istiyordum. Bu anlamda hak yerini buldu. İnşallah diğer duruşmalarda diğerleri de arka arkaya girecek" diye konuştu.