Artık köpeklerin, kedilerin zehirlenerek öldürülmesi, köpeklerin keçileri, tavukları parçalaması, insanlara saldırması konularında inanın ben haber yapmaktan bıktım. Yıllardan beri neredeyse kopyala-yapıştır haberler… Mustafa Dermanlı ile daha geçen konuşurken “Artık bu sorundan bıktım” diye de kendisine söylemiştim. Zavallı hayvanlara üzülürken bir yandan da iki taraftan da hedef haline geldiğimiz oluyor.

Şu ufacık adada yıllardır bu manzara değişmiyor ve bu sorunun önüne geçemiyorsak sadece sorumlular hayvan sahipleri değil, adadaki ilgili tüm kurumlar da bunda sorumlu.

Söyleyeceklerime başlamadan baştan altınız çizeyim: Kedi de, köpek de, keçi de, koyun da, tilki de, kirpi de hepsi birer can. Sebebi ne olursa olsun hiçbirini zehirleyemez, tüfekle vuramaz öldüremezsiniz.  

Ve gelelim ilk olarak adadaki başı boş köpekler ile ilgili soruna...

Adada çok fazla var ne yazık ki. Ben de bir köpek sahibiyim ve tasma bile takmıyorum ancak Artur her daim dizimin dibindedir. Ama adada bazı köpek sahipleri var ki köpeklerinin ne yaptıklarından, nerede gezdiklerinden, geçen araçlara, bisikletlilere, insanlara havladığından, korku saldıklarından haberi yok. Bazılarının da haberi var ama umurlarında olmayacak kadar sorumsuzlar.

Geçen 5 keçiyi ve tavukları parçaladıktan sonra yemeye başlayan ve cep telefonu ile kaydedilen köpekler merkez dışında bir otel işleten aileninmiş ve bir süre sonra “bakamıyoruz” diye sokağa salıvermişler. Sonra başka biri sahiplenmiş. Yahu koca otele bakabiliyorsun 2 köpeğe bakamayacaksan ne diye kedi, köpek sahipleniyorsun? Çocuğunu bakamıyorum diye cami avlusuna bırakandan hiçbir farkınız yok.

Ancak bu vicdan yoksunu sorumsuzların cezasını ne o zavallı köpekler çekmeli ne de zavallı keçiler, koyunlar, ne de başıboş köpekler yüzünden sokakta gezmeye korkan, bisiklete-motora binmeye korkan çekmeli. Ufacık adada başıboş bırakılan, saldırgan tavırları olan, sahipli ya da terk edilmiş köpekleri belirlemek bu kadar zor mu?

İkinci olarak keçi, koyun gibi küçükbaş hayvan besleyenlere değinmek istiyorum. Tabii son olaylar ile ilgili bir durum değil bu. Ama adada bazı hayvancılık yaptığını zanneden kişilerin sorumsuzluğu da bu iki taraflı yaşanan sorunların çözülmesini engelliyor. Çünkü öyle keçi, koyun besleyenler var ki, adam keçilerine iki metre ip takıyor, kazığı çakıyor, yağmurda, karda, kavurucu sıcakta, önünde su bile olmadan günlerce öyle bırakılıyor o zavallı hayvanlar. Böyle keçi, koyun mu beslenir Allah aşkına? Yazık değil mi o keçilere?

Her yerde hayvanların başını sokacak bir yeri olur, dış saldırılardan korumak için etrafı telle çeviri olur, hatta gerekirse başına çoban köpeği konulur, günlük o hayvanların yanına gider suyunu, yemini vs verir ilgilenirsin. Ama maalesef bazı kişilerce iki metre iple keçisini kazıkla bağlamanın adı da hayvancılık oluyor.  Eğer bu şekilde hayvancılık yapılırsa köpek değil tilki gelir, tilki olmasa başka bir hayvan gelir keçilerine saldırır. Ne yapalım senin yaptığın hayvancılık tarzı nedeniyle doğadaki tüm canlıları yok edelim, zehirleyelim, öldürelim mi?

Ayrıca doğaya bırakılan, öldürülen hayvanların ne kadar acı içinde can çekişerek öldüğünü görüyor musunuz? Tilki de olsa yapamazsın, zehirleyemezsin. O tilkiler adanın doğasında yoktu, onu zamanında tavşanlara karşı yine adada yaşayanlar getirdi. Şimdi o tilkiler açlıktan üzüm yemeye başladı. Tabii ki o hayvanlar da keçi, koyun vs ne görürse saldıracak. Sen de tilki için en fazla tel vs çevirip o hayvanlarının güvenliğini sağlayacaksın. Öyle zehirleyerek tilki öldüremezsin. Ki tilkiye diye doğaya attığınız zehirler yüzünden kaç tane masum hayvan ölüyor her sene? Yahu adam tasmalı köpeği, saldırgan değil, kimseye zararı yok bahçeden 2 metre uzaklaşmış tilkiye bırakılan zehir nedeniyle ölüyor. YA-PA-MAZ-SINIZ arkadaş! 

Neyse çok uzatmak istemiyorum, inanın sıkılarak son defa bu konuyu dile getirmek istedim ancak bu konuda kaymakamlığa, belediyeye, ilçe tarıma çağrıda bulunuyorum. Bu çözülmesi imkansız olmayan ancak bir türlü çözülmeyen sorunun üstüne gidip lütfen çözün. Sadece küçükbaş hayvan sahiplerini toplayıp anlatmakla çözülmediği yıllardır ortada. Belediye başıboş köpekler için, ne bileyim kaymakamlık , ilçe tarım hayvancılığın koşulları için gerekli şartları, koşulları ada şartlarını da ekleyerek düzenleyip lütfen çare bulmaya çalışsın. Yoksa yazıyorum yarın bu işin sonu daha da kötüye gidecek.