Bozcaada gündemini meşgul eden iki önemli konuyu adadaki siyasi partilere sorduk. Kumkuyu mevkiindeki dev turizm inşaatı ve Tuzburnu mevkiindeki kiralık hazine arazilerinin bir başkasına devredilmesi konusunda partilerin açıklamalarını aldık. CHP, inşaat ile ilgili dava açacaklarını belirtirken, AKP iki konu hakkında ‘hukuk’ göndermesinde bulunuyor. İYİP ise konut olarak inşaatın yasal olduğunu ama otel ruhsatı verilirse tartışmalara neden olacağını dile getiriyor.
Bozcaada’nın bir önceki dönem Adalet ve Kalkınma Partisi’nden belediye başkan adayı olan ve aynı zamanda bir süredir Kızılay Çanakkale İl Başkanı olarak görev yapan Erdoğan Madak’ın Kumkuyu mevkiinde yaptığı inşaat gündemden düşmüyor. 150 oda olduğu iddia edilen fakat inşaat sahibi Madak’ın ve Bozcaada Belediyesi’nin oda sayısını açıklamaktan geri durduğu inşaat üzerine siyasi partilerin görüşlerini öğrenmek istedik.
Ayrıca Tuzburnu mevkiinde Dimitri Mukata ve Meltem Tezmen Kulaçoğlu, yıllardır kullandığı hazine arazisiyle ilgili olarak bir süredir Neco Beach isimli işletme ile sorun yaşıyor. Bozcaada Kaymakamlığı’nın işletme ve şahısların taşınmazı paylaşması yönündeki önerisine sıcak bakmayan Mukata ve Kulaçoğlu bu önerinin imkânsız olduğunu, yasal olmadığını ve verdikleri dilekçelerin işleme alınmadığından şikâyetçi. Konu yargıya taşınırken bu olayla ilgili de partilerin görüşlerini öğrenmek istedik.
CHP, MADAK’IN İNŞAATI İLE İLGİLİ DAVA AÇIYOR
Cumhuriyet Halk Partisi Bozcaada İlçe Başkanlığı, “Bozcaada’nın yerel mimari dokusuna ve doğasına hiç yakışmayan bu tip projelerin her zaman karşısındayız” diyerek konuyu yargıya taşımaya hazırladıklarını açıkladı. CHP tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Son günlerde kamuoyunu çokça meşgul eden Kumkuyu bölgesinde (hükümet konağının altında) yapılarla ilgili hem parti içinden hem de halktan çok sayıda vatandaşımız bize başvurdu. Biz de bu hassasiyeti göz önüne alarak konuyu incelemeye aldık. Hem avukatlarla hem de bir şehir plancısı ile konuyu ayrıntılarıyla görüştük. Yapılar gerçekten de Bozcaada tarihinin en büyük özel mimari yapısı. SİT statüsünün değiştirilmesinden tutun da hazine arazisinden (ki adada satışı yasak ve bu binada kamu yararı yok) verilen irtifa hakkına ve 1993 tarihli imar planına dayandırılmasına kadar içinde çok fazla soru işareti barındıran bu binalara yetkili idarelerce nasıl izin verildiği konusunu da bir mantık çerçevesine oturtamadık. Buna ek olarak bölgede aynı statüde birçok proje olduğu da söyleniyor. Bütün bu sorulara yanıt alabilmek, konu ile ilgili tüm bilgi ve belgelerin incelenebilmesi adına Bozcaada halkından aramızda parti üyelerimizin de olduğu 10 kişi bir hukuk mücadelesi yürütme kararı aldı.( aynı zamanda birçok kişide davaya müdahil olacağını bildirdi) Bozcaada’nın yerel mimari dokusuna ve doğasına hiç yakışmayan bu tip projelerin her zaman karşısındayız. Hali hazırda adamızın kapasitesini zaten aşan bir turist yoğunluğu varken, altyapı yatırımları yetersizken bu sorunu daha da derinleştirecek projelere engel olmak istiyoruz.”
CHP: İYİ NİYETLİ BİR HAMLE DEĞİL
Tuzburnu’nda yaşanan kiralık taşınmaz konusunu da geçen hafta sitemizde sizlerle paylaşmıştık. Dimitri Mukata ve Meltem Tezmen Kulaçoğlu’nun yanında olduklarını dile getiren CHP İlçe Başkanlığı “Bu konu hakkında da açılmış bir dava var; bunu da titizlikle takip edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
İşte bu konudaki parti açıklaması:
“Aynı bağlamda ilgilendiğimiz diğer bir konu da Neco Beach adlı işletme ve İki vatandaşımızın ecrimisil yolu ile irtifak hakkı kazandığı arazilerinin bu işletme tarafından işgali iddiası. Bu konu ile ilgili hem bu vatandaşlarımızla hem de kaymakamımızla birer toplantı gerçekleştirdik. İşletme sahibinin komşularının kullandığı hazine arazilerini ele geçirmeye çalışması en azından iyi niyetli bir hamle değil. Bu arazilerin kullanılmadığı iddiası da doğru değil çünkü içinde dikili fıstık çamları ve zeytinler var. Bu şekilde adada birçok insanın da ecrimisil yoluyla kullandığı araziler var. Bu noktada, 2015-2023 yılları arasında (8 yıl) da 6 Mülki amirin kısa süreler için görev yapması ve Milli emlak şefliğinde bazı görev değişimleri de sanıyoruz ki konunun takibi açısından bazı zorluklar yaşanmasına sebep oldu. Bu konu hakkında da açılmış bir dava var; bunu da titizlikle takip edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
Bu ve bunun gibi konulara eğilirken bizim için önemli olan kişiler, işletmeler, partiler değil; Bozcaada’nın ekolojik ve kültürel değerlerinin, doğal yapısının ve yerel mimari dokusunun korunmasıdır.”
AKP: ÜÇ VATANDAŞ KONUŞUP ANLAŞMALI
Adalet ve Kalkınma Partisi Bozcaada İlçe Başkanlığı Tuzburnu’ndaki taşınmaz konusunda konuya taraf üç kişinin oturup konuşmaları gerektiğini belirtirken, “Kanun neyse o” diyor. Kumkuyu’daki inşaat için de kanuna işaret eden AKP Bozcaada “Yapılan iş kanunların gerektirdiği şekilde devam ediyorsa söyleyebileceklerim bu kadar” açıklamasını yaparken, asıl açıklama yapması gerekenin o dönem imar planına koyan ve şimdi de inşaat ruhsatını verenlerin açıklama yapmasının doğru olacağını dile getiriyor.
İşte AKP’nin tartışmalı iki konu hakkındaki açıklaması:
İlk olarak Neco Beach haberi için söyleyebileceklerim;
Bahsi geçen konu ile alakalı, şahsım olarak, adı geçen üç vatandaşımızın da, aynı ortamda bir araya gelerek karşılıklı konuşup anlaşmalarının sağlanmasıdır. Ayrı ayrı dinlendiklerinde, konunun çözümden çok soruna ve yanlış anlamalara mahal verdiğini ve gereksiz yere gündemi meşgul ettiğini düşünüyorum. Kanun neyse o.
Diğer soru içinde söyleyebileceğim;
Asıl sorulması gereken 1993 ve 1994 yılları arasında imar planına koyan ve akabinde inşaat ruhsatını verip, inşaatın yapılmasına imkân verenlerin sorumluluğunda olan bu konu hakkında açıklama yapmalarının daha doğru ve gerekli olduğunu düşünüyorum. Kişisel olarak o binaları orada görmek isteriz ya da istemeyiz o ayrı. Yapılan iş kanunların gerektirdiği şekilde devam ediyorsa söyleyebileceklerim bu kadar.
İYİP: DEVLET BİRİMİNİN HATALI OLDUĞU KANISINA VARDIK
Kamuoyunda tartışılan Erdoğan Madak’ın inşaatına ilişkin İyi Parti Bozcaada İlçe Başkanlığı “Şu an tartışılacak bir konu olmadığına inanıyoruz. Bu konuda belediye başkanımızın üzerine neden gidildiği tarafımızca anlaşılamamaktadır.” diyerek inşaatın yasal olduğunu belirtirken, inşaata işletme ruhsatı verilmemesi gerektiğini savundu. Ecrimisil konusunda da açıklama yapan İYİP, “2017 yılından beri bu arazileri kullanan vatandaşlarımızdan ecrimisil alınmamış. 2023 yılında alınmaya başlanan ecrimisil eski kiracılara bildirilmesi gerekiyordu” dedi.
İşte İYİP’in tartışılan iki konu hakkındaki açıklaması:
“Bozcaada’da ecrimisil ödeyerek hazine arazileri kullanan bir sürü vatandaşımız bulunmaktadır. Bu konuda bütün taraflarla görüşmemiz sonucunda, bu konulara bakan devlet biriminin hatalı olduğu kanısına vardık.
2017 yılından beri bu arazileri kullanan vatandaşlarımızdan ecrimisil alınmamış. 2023 yılında alınmaya başlanan ecri misil eski kiracılara bildirilmesi gerekiyordu. Eğer onlar kabul etmezse başka bir şahısa devir edilebilirdi.
Bu arada ecrimisil ödeyerek kullandıkları arazileri 3. şahıslara kiralayan vatandaşlarımızın da olduğunu öğrendik. Bunun etik olmadığı kanısındayız. Bu durum vatandaşlarımızın aleyhine olacaktır. Bu yüzden bu konuya çok dikkat etmeleri gerekmektedir.
Ayrıca Bozcaada kamuoyunda tartışılan 150 oda olduğu iddia edilen inşaatlarla ilgili konuda yaptığımız araştırmada 93 onaylı imar planına göre parselasyon yapılmış ve parselasyonunda Bozcaada Belediye encümeni onaylamıştır. Vatandaş parsellerine imar durumu almış ve projelerini anıtlar kuruluna onaylatarak inşaat ruhsatlarını almıştır.
Bu vatandaşın en doğal hakkıdır. Kumkuyu mevkiinde yapılan parselasyon ve inşaatlar ne kadar ise bu inşaatlar da kanunidir. Yalnız inşaat projeleri konut olarak çizilmiş ve onaylatılmıştır. İnşaat konut olarak yapılmak zorundadır. Bu konuda Belediye Başkanımızın üzerine neden gidildiği tarafımızca anlaşılmamaktadır.
Eğer inşaatlar bitip bu inşaatlara otel ya da pansiyon izni verilirse biz buna karşıyız. Belediyenin de bu ruhsatları vermesi zaten kanuni değildir. Eğer bu binalara ruhsat verildiği takdirde işletme ruhsatı verilir ise tartışma ortamı oluşacaktır. Şu an tartışılacak bir konu olmadığına inanıyoruz.”
