Bugun...


kostasalto

Bozcaada ve Gelecek Yeni Yönetime Öneriler (1)
Bozcaada ve Gelecek Yeni Yönetime Öneriler (1)   Önceki yazımı, yeni dönemle birlikte, Bozcaada’da neler yapılması gerektiğini bu yazıda anlatacağımı belirterek bitirmiştim. Bu yazımı, sırasıyla aklımdaki fikir ...

Mobil Reklam

Bozcaada ve Gelecek Yeni Yönetime Öneriler (1)
+ -
Bozcaada Bozcaada Haber Madam

Bozcaada ve Gelecek Yeni Yönetime Öneriler (1)

 

Önceki yazımı, yeni dönemle birlikte, Bozcaada’da neler yapılması gerektiğini bu yazıda anlatacağımı belirterek bitirmiştim. Bu yazımı, sırasıyla aklımdaki fikir ve projeleri yazmaya ayırdım. Uzatmadan listeye başlıyorum.

 

  1. KORDON BOYU VE MARİNA ZEMİN DÜZENLEMESİ

Biliyorsunuz kordon boyu ve marinada zemin beton. Çok eski, yıpranmış ve artık çirkin bir görüntü oluşturmakta. O zeminin, bitiş noktası olan kale duvarlarının (ve marinada da dalga kıran kayalarının) bir uzantısı olarak düşünülmesi ve renk uyumu da gözetilerek, doğal dekoratif taşlarla yeniden döşenerek şık bir hal kazandırılması gerekiyor.

 

  1. TUR OTOBÜSLERİ İÇİN OTOPARK VE YÖNLENDİRME

Adaya gelen tur otobüsleri, trafik ve alan sıkışıklığı konusunda çok ama çok ciddi sorun yaratmakta. Bu konunun acilen çözümü şart! Önerim; mevcut minibüs durağının yanından girişi bulunan ve zaten otopark olarak kullanılan eski kale hendeği, otobüslere tahsis edilmeli. Eğer otobüs(ler) merkez dışındaki bir yere gidiyorsa, burada geçici olarak bekletilerek, trafik ekiplerince gerekli yol ve yönlendirme tedbirleri alındıktan ve otobüs şoförüne, polis merkezinde yol ve güzergâh bilgisi verildikten sonra (sıkışıklığın nedenlerinden biri de otobüs şoförlerinin ada yollarını ve güzergâh koşullarını bilmemeleri) geçişlerine izin verilmeli. Tabii tüm bu sistemin oluşturulabilmesi için, Bozcaada İlçe Emniyet Müdürlüğü ile de bir koordinasyon toplantısı yapılmalı.

 

  1. MİNİBÜS DURAĞI DÜZENLEMESİ

Ada içi ulaşımı sağlayan minibüslerin kalktığı durak noktasına, sabit bir bilgi tabelası eklenmeli ve yazılan bilgilerin yabancı dilde de çevirisi olmalı. Adaya gelen turist konuklarımızın bazılarından “bu minibüsler hangi saatlerde kalkıyor? Orada bilgi alabileceğimiz bir yazı ya da birini bulamadık” şikâyetini sıkça duymaktayız ne yazık ki.

 

  1. POYRAZ LİMANI YOLU / HIZ LİMİTİ VE YÜRÜYÜŞ DÜZENLEMESİ

Poyraz limanı yolu; yürümeyi, koşmayı, spor yapmayı, bisiklete binmeyi sevenlerin ve köpeğini dolaştırmaya çıkanların sıklıkla kullandığı bir yol. Çok uzun olmaması, hem gidiş hem de gelişte sizi zorlamayan yapıda, kolay bir yol olması tercih sebeplerinin başında geliyor. Ancak bu yolda, özellikle akşam saat 6’dan sonra inanılmaz bir trafik olmakta.

Ve araç sahipleri bu yolda, nedenini bir türlü anlamadığım şekilde, anlamsızca sürat yapıyor. Geçtiğimiz yıl; kuzenim, onun eşi ve bir arkadaşımla beraber yaptığımız yürüyüş esnasında, hatamız olmadığı halde açıkça ezilme tehlikesi geçirdiğimiz bir akşam, daha iyi anladım bunu.

 

  1. ESKİ BENZİN İSTASYONU ALANI

Bilenler bilir; adanın hemen girişinde, eski Petrol Ofisi istasyonunun olduğu alan. İstasyon kalkınca öylece boş kaldı. Şu an için bir kısmında, Bozcaada Turizm İşletmecileri Derneği (BOZTİD)’in irtibat ve enformasyon bürosu bulunuyor ama geri kalan kısmı boş. Yeniden düzenlenerek, görsel açıdan da o boşluk ortadan kaldırılmalı. Düzenleme bittikten sonra, şu anda da olduğu gibi yeniden kooperatife tahsis edilebilir.

 

  1. KEMAL PİLAVOĞLU’NUN EVİ

Pilavoğlu ve Ticaniler apayrı bir yazı konusu aslında. Ben de çoğunlukla babamdan dinledim onları ve sıklıkla da internette araştırdım. Mevlevilik ve tarikatlar konusunda ülkemizin önde gelen araştırmacı yazarlarından Ayşe Hür’ün, 10 Şubat 2008 tarihli Taraf gazetesinde bir yazısı var hatta Ticaniler’le ilgili. Bulabilirseniz okuyun. Neyse uzatmayayım. Pilavoğlu’nun, hali hazırda hastanenin karşı köşesinde bulunan, devasa bahçesiyle o kocaman evi, tapu durumu ve vakfiyesi araştırılarak, eğer mümkünse devralınıp tadil edilerek adaya kazandırılmalı. Mesela Bozcaada için bir kültür merkezi haline getirilebilir. Bakın kulağa ne kadar hoş geliyor: “Bozcaada Kültür ve Sanat Merkezi”

 

  1. AİLE SAĞLIĞI MERKEZİNİN (HASTANE) GELİŞTİRİLMESİ

Kabul edelim; yazları sirküle nüfusu 25 binlere yaklaşan bir bölge için, sağlık merkezimiz çok yetersiz. Sağlık Bakanlığı’nın adeta unuttuğu yerlerden biri maalesef. Hem alan, hem cihaz, hem de personel açısından… En basit örnekle, hamile kadınların adada doğum yapamaması, hamilelik sürecinde sık sık kontrol için ve en nihayetinde doğum için ailelerin karşıya, ana karaya geçmek durumunda kalması, bilhassa kışın, geminin günde (üç Bozcaada’dan, üç Geyikli’den) altı sefere düşmesinden dolayı sıkıntı yaratmakta. Bir başka önemli konu ise basınç odası. Dalış yapanlar için son derece önemli olan bu oda, başta adaya gelip ada çevresinde dalış yapanlarla, özellikle bölgenin tarihsel önemine bağlı olarak gelişen sualtı araştırmaları için, Çanakkale Boğazı ve Ege Denizi’ne dalış yapan gruplar arasında vurgun vakası gelişmesi durumunda, Bozcaada dalışçıların getirilebileceği en yakın noktalardan biri olacaktır.

 

  1. ESKİ ÖĞRETMEN LOJMANI ALANI

Arka denizde, eski dere gideriyle Kaikias Oteli’n kafesinin arasında kalan, içerisinde moloz yığınları dolu olan yer. Yanlış hatırlamıyorsam 1960 yılında yapılmış, ilkokul öğretmen lojmanıydı. Ayakta olduğu son zamanlar çocukluğuma denk gelir. Şimdi orası boş! Yeri o kadar güzel ki; mutlaka değerlendirilmeli. Otel ya da pansiyon hariç… Orası adaya ve halka kazandırılmalı. Kıyısında köşesinde mini bir kafe olan bir park, çocuklar için (bilhassa anaokulundaki minikler için) oyun ve kişisel gelişim alanı, adada yaşayan ve tatile gelenlerin dört ayaklı dostları için aktivite alanı, zen bahçesi ve bu gibi… Seçenekler o kadar çok ki.

 

  1. SALHANE

Burası konusunda sanıyorum adada yaşayan ya da tatile gelen herkesle aynı fikirdeyiz. Yeterince boş bekledi.

 

  1. DAĞ VE SOKAK BİSİKLETİ YARIŞLARI

Avrupa’da şehir ve kasabalarda sıklıkla düzenlenen bir organizasyon; dağ ve bisiklet yarışları. Bozcaada’nın sokak yapısı ve merkez dışındaki coğrafi koşullar, bu tip organizasyonlar için çok uygun.

 

  1. BOZCAADASPOR BÜNYESİNDE SU SPORLARI ŞUBELERİNİN KURULMASI

Aslında adada bir su sporları firması var. Ama turistik ve para kazanma amaçlı bir firma. Ben burada, yüzme, su topu, yelken, kürek vs gibi, ulusal ve uluslar arası lig, müsabaka ve organizasyonlara katılacak branşlardan bahsediyorum. Böylece, hem adadaki gençlerimize ve çocuklarımıza yeni spor ilgi alanları yaratmış. Hem de onlara gelecek için ikinci bir seçenek sunmuş oluruz. Bozcaada’dan çıkmış bir gencimizin olimpiyatlarda yarıştığını düşleyin. Fazla utopik ve ilerici gelebilir. Ama bence mümkün!

Yazının bu kısmında, Can Dündar’ın 2005’te yazdığı bir yazıdan kısa bir alıntı yapacağım. Burayı özellikle okumanızı isteyeceğim. Afrika’da ve dünyadaki kimsesiz ve yardıma muhtaç çocuklara yardım etmek amacıyla, İrlandalı rock müzik sanatçısı Sir Bob Geldof tarafından başlatılan Live-8 (Eight. Daha sonra Live Aid adını alacak olan) organizasyonunun, 2005’te düzenlenen Londra konserinde, “…Bob Geldof siyah kasketinin altından fışkıran ağarmış saçlarıyla ‘Gelin bu işin nasıl başladığını izleyelim’ deyip dev ekrana döndü. Açlığın ölümle buluştuğu noktada kapanmaya yüz tutmuş bir çift çocuk gözü yansıdı alana… Geldof, bu görüntüyü 1984 sonunda BBC’de izlemişti. Kendi deyimiyle evde “bir sürü modern ıvır zıvırın içinde rahatça otururken”, bir deri bir kemik kalmış bu çocukla irkilmiş, o gece sabaha dek “Ne yapabilirim?” diye düşünmüştü. Sting’i aradı:
“- Noel’den önce Etiyopya’ya para toplamak için birkaç adamla bir plak çıkarmak istiyorum, ne dersin?”
“- Tamam, ben varım.”
Sonra Boy George’u, Paul Young’ı, Wham’i, U-2′yu, Sade’yi, Phil Collins’i aradı. Hepsi “Varız” diyordu. Dünyanın bu en büyük grubunun adını “Band Aid” koydular.
Birkaç ayda Band Aid’in hesabında 8 milyon pound toplanmıştı. Bu başarı, Geldof’a cesaret verdi. Ekibi genişleterek 1985 Temmuz’unda tarihin en büyük konserini düzenledi.
Konser büyük olay olmuş, 100 milyon pound toplanmıştı. Yardım kafileleri Etiyopya’ya ulaştığında Geldof’un ekranda gördüğü kızın 10 dakika ömrü kalmıştı. Geldof, 20 yıl sonra, önceki gece o kızı hatırlattı, “Kimse bize yaptığımızın işe yaramadığını söylemesin. İşte kanıtı” dedi. Ve ışıl ışıl gülümseyen bir Afrikalı sahneye çıktı. Birhan Woldou, perdede hâlâ can çekişen o Etiyopyalı kızdı. Duyarlılığın, dayanışmanın ve müziğin gücü onu ölümün elinden çekip almıştı…” (Yazının tamamını okumak için: http://www.candundar.com.tr/_v3/index.php#!#Did=2537)

Özetle, eğer desteklersek işe yarar. Bitiriyorum. Liste aslında daha uzun. Kalanı da sonraki yazıya bırakıp burada noktayı koyalım.

Bol Bozcaadalı günler.

 

 




Bu haber 2302 defa okunmuştur.

Bozcaada Simyon Bozcaada Pide Salonu

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



FACEBOOK YORUM
Yorum

bozcaada  bozcaada

bozcaada
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
SON HABER YORUMLARI
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR HABERLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
 YUKARI
   
Otomatik olarak 5 saniye sonra kapanacaktır. Reklamı kapatmak için TIKLAYINIZ