Başkan Yılmaz: “Ben Türkiye genelinde turizmle ilgili sıkıntı olduğunu görebildiğimi açıkca ifade etmek isterim. Çünkü gerçekten genelde bir sıkıntı var. Özellikle bölge belediye başkanları ile konuştuğumda onlarda aynı durumdan müzdarip olduklarını ifade ediyorlar. Belki diğer yerlere göre daha az olsa da evet Bozcaada'nın da bu sene etkilendiğini işletme sahiplerinden aldığımız bilgiler doğrultusunda görüyoruz. Ama ben Bozcaada'nın çok özel bir yer olduğunu, özellikle belediye olarak biz üzerimize düşeni yaptığımızda, esnafın kendi üzerine düşeni yaptığında, Bozcaada'nın cazibesinin bitmeyeceğini düşünüyorum. Yani ben geleceğe umutla bakanlardanım. Evet bu sezon bir gevşeklik olabilir. Ama ben burada belediye olarak kendi üzerime düşen sorumluluğu alıyorum. İşletme sahiplerinden de, onların da varsa bu durumla ilgili görüşleri ve kendileri ile eksiklikleri, bu noktada aynaya bakma gerekliliğini düşünüyorum.”

BH: Halkın ve işletmecilerin büyük bir kesimi bu noktada 'Turizm Master Planı'nın çok önemli olduğuna vurgu yapıyorlar. Siz ne düşünüyorsunuz?

Ben “Turizm Master Planı”nın sadece turizm anlamında değil adanın geleceği olduğunu düşünüyorum. Biz Turizm Master Planı'nın kabulünü yaptıktan sonra geçtiğmiz Temmuz meclisinde bunu bir komisyon çerçevesinde bu hedeflerin öncelikle bu planın son haline aldırılması, bütün paydaşlardan bilgilerin toplanması, hem de bu planın nasıl yürütüleceği, nasıl hayata geçirileceği konusunda bir komisyon kurduk. Bu komisyonda belediye meclisinden 3 üye var, BOZTİD'in başkanı var, Bozcaada'nın Doğayı Koruma Derneği başkanı var, Bozcaada Kent Konseyi'nin başkanı var, bu planı hazırlayan ekipten Mustafa hoca var, bizim kişisel dostluğumuzun olduğu ve adada evi olan, hem turizmle ile ilgili hem de mimarlık ile ilgili çok ciddi geçmişi olan Selçuk Erdoğmuş isminde bir dostumuz var. Artık uygulamaya geçtikten sonra hukiki bir takım sıkıntılarla karşılaşmamak için de Bozcaada Belediyesi'nin avukatı Levent bey de bu komisyonda. Ve Bozcaada İmar ve Planlama Danışma Kurulu Başkanı Necati İnceoğlu da bu komisyonda.

Biz yarın bu değerlendirme komisyonu ile ilk toplantımızı gerçekleştireceğiz. Amacımız ilk dönemlerde ayda bir bu komisyonun toplanması. Bu paydaşların öncelikle kendi grupları içerisinde bu master planı tartışarak kendi açılarından gördükleri olumlu yönleri, eksik yönleri ya da düzeltilmesi gereken yerleri bir ay içerisinde toparlayıp Eylül ayı içerisinde yapacağımız toplantıya kadar tamamlayıp daha sonrasında da mümkün olduğunda düzeltilmesi gereken noktalar düzeltildikten sonra kısa ve uzun vadede aksiyon planlarının yapılmaya başlanmasını istiyoruz. Bu grubunda görevi bu olacak.

Taşıma kapasitesi burada çok çok önemli bir kriter, belki GESTAŞ ile ilişkilerimizi de bu planla birlikte tekrardan düzenlemek gerekiyor. Bozcaada'ya optimum, en ideal, sefer sayısı belki bu taşıma kapasitesinden sonra ortaya çıkacak. Belki de günübirlik turizm ile ilgili alacağımız kararlar olacak. Bozcaada'ya daha az araçla insanları nasıl getirebiliriz, Bozcaada içerisinde toplu taşımayı nasıl yapabiliriz diye kararlar bunun içerisinde olacak. Ulaşım da turizm içerisinde çok ciddi bir boyut. Dolayısıyla burası bir ada olduğu için GESTAŞ ile fikir alış verişi, hatta Bozcaada'da alınacak kararların GESTAŞ'a iletilme süreci de olabilir ilerleyen dönemlerde. Ben çok değer veriyorum, yalnızca kağıt üzerinde kalması bizim tercih edeceğimiz bir yöntem değil.

BH: Master Planı'nın uygulanabilirliği açısından endişeler de var. Sizce bunda sıkıntı yaşanır mı?

Ben uygulanabileceğini düşünüyorum. Belediye meclis kararlarının ve böyle bir turizm master planına ilgi tutularak alınacak kararların geçerli olacağını düşünüyorum. Ve buna da Bozcaada'nın ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Biz hiç bir yere benzemiyoruz, özel bir yeriz, hiçbir yere benzemek gibi bir derdimiz de yok ama ne yazık ki şöyle birkaç bir şey duyuyorum: ‘Bozcaada o kötü örneklere benzeyecek mi?’ Hayır. Biz de Bozcaada'nın kötü örnek olarak gösterilen, önceden turizmden çok ileri gitmiş ama şu an da turizmin harabiyetini yaşayan yerlere benzemeyeceğini inanıyorum. Benzememesi için en azından çalışıyoruz, bunu düşünüyor olmak, tartışıyor olmak bile diğerlerine benzemek istemediğimizin ve benzemeyeceğimizin bir kanıtıdır diye düşünüyorum.

İşte  adalı işletmeciler ile yaptığımız röportajlar ve ortaya çıkan sonuç

Adaya gelen misafirler ile yaptığımız röportajlara ulaşmak için altaki haberin alt sekmesindeki görsellere tıklayınız