Bozcaada Turizm İşletmecileri Derneği Başkanı olarak sizce 2017 yazı Bozcaada açısından nasıl geçti?

Genel itibari ile kötü geçmedi. İyi geçti ancak boş bir kalabalık olduğunu da söyleyebiliriz. Aslında daha fazla insan ama daha az para denebilir. Aslında hani bunu 'para' deyince daha çok kapital olarak değerlendirecekler. Ancak hayır, eskiye göre, daha az insan, daha kaliteli misafir diyorduk, yani biraz bunda düşüş var. Yani bir nevi daha çok kişiye aynı paraya hizmet etmiş oluyoruz. Dediğim gibi kalabalık var ama getirisi de o yönde değil.

Peki diğer turizm destinasyonlarına göre değerlendirirsek?

Gördüğümüz Bozcaada daha önde. Yani talep anlamında yine ön sıralarda diyebiliriz.

Peki bu sezonda denetim, çevre temizliği, trafik gibi konuları nasıl değerlendirebiliriz? Önceki yıllara göre daha karmaşık mıydı sizce, yoksa bu sezon daha sorunsuz muydu?

Diğer turizmci arkadaşlarla da görüştüğümüzde denetimin daha az olduğu söyleniyor. Denetim derken burada legal ve illegal işletmeler var. Yani illegallerde denetim daha az oldu ama legal işletmelere denetim daha fazlaydı. En azından bunun eşitlenmesi gerektiğini düşünüyorum.

‘BELEDİYE ŞAPKAYI ÖNÜNE KOYUP DÜŞÜNMELİDİR’

Bozcaada'da azımsanmayacak bir kesim şunu dile getiriyor: Son iki sezondur Bozcaada çok daha gürültülü olmaya başladı. Açık alanda gece 3'e kadar müzik yapan mekanlar çoğaldı. Yerel yönetim ve derneklerin öncülüğünde çok fazla konser ve festivaller gerçekleşiyor. Bu durum da Bozcaada'nın ritmini, o geçmişin yavaş ve sakin aktığı yaşantısını bozuyor. Buna bağlı olarak da turist kitlesi de dönüşmeye başlıyor. Bu kadar eğlence mekanlarına, konserlere ve festivale adanın ihtiyacı var mı? Siz bu kesimin görüşüne katılıyor musunuz?

Evet katılıyorum. Şöyle katılıyorum: İşletmeler olarak gece 00.00'da hayatın bittiği bir ada olmasını tabii ki de istemiyoruz. Ama işletmelerin, mekanların da konum avantajı vardır. Kimseyi rahatsız etmeyen, kapalı alanda sabaha kadar eğlence de olabilir. Fakat konumu itibari ile müsait olmadığı halde sabaha kadar eğlence ve ses tabii ki de olmaz. Tabii bu sene konumu müsait olmadığı halde bunu sabaha kadar sürdürenler, geç saatlere kadar devam edenler oldu. Evet adadaki eğlence kısmının 24 saat eski zincir sistemi gibi devam etmesi, çorbacısından barına kadar devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Ama konumu anlamında müsait olmayan ve çevreyi rahatsız eden mekanların da önlenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Peki festivaller konusunda...

Festivaller için de söylenenlere katılıyorum ama bu konuda öncülüğü yapmış olan Bozcaada Belediyesi olarak gözüküyor, ki belediyenin de bu konuda şapkasını önüne koyup düşüneceğini düşünüyorum. Evet, Bozcaada'da konser ve kültür sanat 365 gün de devam edebilir. Bunda hiçbir sıkıntımız yok. Fakat, her konuşmamda mutlaka master plana değiniyorum ve şuna yine değinmek istiyorum: Ada, ölçekli bir yer, adanın yatak kapasitesi belli, beklediği müşteri profili belli, adanın yüzünü ne tarafa çevireceği belli. Yani biz burada 1-2 gün tatil yapacak müşteriyi mi çekmeye çalışıyoruz, yoksa 3-5 gün için gelen ve doğasıyla, kültürüyle, eğlencesi ile zevk alacak kaliteli kitleye mi? Yani biz yönümüzü nereye çevireceğimizi bulalım. Yoksa 365 gün festival, konser de yapılır ama bize ne getirdiği önemli. Tamam adanın reklama, pazarlamaya her şeye ihtiyacı var, çok güzel sanatçılar da gelecek. Bence adada 3 tane festival olsun ama iyi festivaller olması gerektiğini düşünüyorum. Bundan sonra çıtayı yükseltip kaliteli işler yapmamız gerekiyor. Adanın kapasitesi belli, biz adaya 1 milyon kişi sığdıramayacağımıza göre, kapasitemiz belli, 7 bin kalacak, 3 bin de gelen giden toplamda en fazla 10 bindir. Yaptığımız her organizasyonda hedef 80 milyon üzerinden 10 bin kişidir.

‘ADADAKİ ÜÇÜNCÜ AĞIRLIK NOKTASIYIZ’

Tekrardan BOZTİD başkanı seçildiniz ve ekibinizde yeni isimler de var. Yeni dönemde neler hedefliyorsunuz?

Artık hedefleri daha ulaşılabilir konulara koymak gerekiyor. Öncelikle ne olursa olsun adanın gerçekten ulaşım ile ilgili bir probleminin olduğunu düşünüyoruz. Artık Bozcaada'da ne istediğini bilerek GESTAŞ sorununa eğilmeli. GESTAŞ ile iletişimleri biraz daha sıklaştırmalıyız. Gemi seferlerinin sıklığı ve saatleri ile ilgili olarak Bozcaada'nın geleceğe çevirdiği yön olarak ele alıyor ve bununla ilgili GESTAŞ ile bir plan yapmayı düşünüyoruz. Tabii bununla ilgili olarak GESTAŞ ile bütün iletişim yollarını, kanallarını açmamız lazım. Açamazsak da üzerimize düşen görevi yapmayı düşünüyoruz.

İkinci olarak belediye ile ilgili olarak, burada esnafın istedikleri, beklentileri, bunları dile getireceğiz. Bu konuda belediye ne kadarını yapabilir, ne kadarını yapamaz gerçekçi planlar dahilinde takip edeceğiz. Bunu da ikili ilişkilerle götürmeyi düşünüyoruz. Artık daha gerçekçi daha somut işlere bakmak gerekiyor. İki sezon önce hayallerimiz vardı fakat sonuçta bizim bir yaptırım gücümüz yok.

Ayrıca yine üye sayımızı çoğaltmak hedefimiz. Biz göreve geldikten sonra bu sayıyı çoğaltmıştık ve görevi devraltıktan sonra adada üçüncü bir ağırlık noktası oldu BOZTİD. Biz bunu da kaybetmek istemiyoruz. Bu köprüyü belediye ve kaymakamlık ile sürdürmek istiyoruz.