Bugun...
Tiyatroculara yapılan da ayıp çocuklara yapılan da


Serkan İlik
serkanilik@gmail.com
 
 

Bu kez size iki ayıptan bahsedeceğim.  Birinci ayıp Bozcaada'nın olmasa da ikinci ayıbın direkt muhattabı Bozcaada.

Genco Erkal ve Şevket Çoruh'un, kalede sergileyeceği oyunlar festivale 2 gün kala "Kalenin fiziki şartları yoğun katılımlı etkinliklere müsait değil" şeklinde engellendi. Cumhuriyet öncesinden bu yana neredeyse adadaki bütün etkinliklere ev sahipliği yapan, daha temmuz ayında Gülsin Onay konseri gerçekleştirilen kalenin Genco Erkal ve Şevket Çoruh'a gelince kalenin fiziki şartlarında ne değişebilir?  Bu bahaneye inanan var mıdır?

 

Ama dediğim gibi bu ayıp ve utanç Bozcaada'nın değil. Bu ayıp ne kaymakamlığın, ne belediyenin ne de adadaki iktidar partisi temsilcilerinin. Bu son yıllarda özellikle muhalif sanatçılara yapılan baskının sadece bir örneği. Bozcaada da buna şahit olmuş oldu sadece.

 

Fakat yeri geldiğinde tüm ülkeye sesimizi duyurabildiğimiz adalıların, sivil toplum örgütlerinin bu yaşanan ayıba bir tepki bile göstermemesi de üzücü bir durum benim açımdan. Sayın belediye başkanımızın konu ile ilgili açıklaması olacağını öğrendim. Ama keşke  Hakan başkan  dün Şevket Çoruh ile beraber olan fotoğrafını paylaşırken en azından "Çok ayıp oldu, yapılanı kabul etmiyoruz" diyebilseydi. Sosyal medyada her yerde bu duruma tepki gösterilirken 3 gün sonra yapılacak bir açıklamanın anlamı da olmaz. Başkana bu beklentinin olduğunu söyledim. CHP'li bir belediye başkanı olarak, ada halkının temsilcisi olarak kendisinden bu tavrı bekleyenler az değil.  Nitekim  Hakan Başkan, haklı olarak yeri geldiğinde AKP Grup Baskanvekili Bülent Turan'a eksik etmediği teşekkür kadar önemli bir konu.

 

Gelelim ikinci ayıba… Genco Erkal ve Şevket Çoruh'un oyunlarının kalede engellenmesinin ardından oyunlar meydana alınmak zorunda kalındı. Zaten oyunlar halka açık olmadığından ve 175  - 225 TL  gibi şu zamanda gayet iyi bir fiyata satılan oyunların meydana alınması başlı başına bir sorundu. Tabii başka çare yoktu ve meydanda sadece bilet alanlara izlenebilecek ortam sağlanması gerekiyordu.

 

Neyse, düne dair bir iddia da var: Meydandaki anıtta oyunu biletsiz izleyen çocuklar festival ekibi tarafından anıttan kovulmuş. Ben sadece iddia diyebiliyorum.  Çünkü aksini iddia edenler de var.

Adalı Ümit Kahyaoğlu bu anlara ilişkin çektiği videoyu sosyal medyadan "Bu ayıp size yeter" diye paylaşmış. Görüntülerde çocuklar ağlıyor. Videoda ağlayarak görevlilere tepki gösteren çocuklar "En sevdiğimiz adamı izleyemiyoruz. Sürekli kovuyorlar" dedikleri duyuluyor. Görevliler de onlara "Bağırma, çok ses yapıyorsunuz" şeklinde konuşunca çocuklar bu kez "Bağırmıyoruz ki sürekli kovuyorsunuz, paramız olsa girmez miyiz? Bizlik bir şey var biliyoruz" diye karşılık verdiği duyuluyor.

 

Ümit abiyi aradım ve iddiası şu: "Biz acaba yaş sınırı nedeniyle mi çocuklar ite-kaka engelleniyor, diye düşündük ama yaş sınırı 7 imiş ve çocukların çoğu 7 yaş üzeri. Görevli arkadaşa sordum bana ‘biletsiz oldukları için izin verilmiyor’ dedi.

 

Ardından Hakan başkanı aradım, sonradan konudan haberi olduğunu ancak yaşanan durumun çocukların biletsiz olması ile ilgili olmadığını, sadece gürültü nedeniyle yaşandığını, görevlilerin sadece çocuklara sessiz olmalarını istediğini, hatta oyunun ikinci yarısında da çocukların içeriye alındığını belirtti.

 

Yaşananlar Ümit abinin anlattıkları gibi ise çok üzücü ve ayıp. Bu Genco Erkal ve Şevket Çoruh'a yapılan ayıptan katbekat ayıp ve acı bir durum. Eğer sadece çocuklar ses yaptığı için, sanatçının konsantrasyonunu bozuyor diye yapıldıysa da haklı bile olsanız videoda izlediğim üzere, karşınızda küçük yaşta Şevket Çoruh gibi büyük sanatçıya hayran olduğunu belirten çocuklara üslup, tavır “Bağırma” şeklinde üslupla olmamalı. Festival dediğiniz şey biletli izleyicilere ülkenin en iyileri arasında gösterilen tiyatrocuları buluşturmak kadar, onlara hayran çocukları da düşünüp bu tiyatrocularla yan yana getirebilmeyi düşünmek demek bence.

 

Bu arada, geçen sene de yazmıştım. Bu sene müsilaj vs endişesi vardı ve bu endişe ile sezon başında festivaller ve etkinliklerin çoğaltılmasını düşünenler de oldu. Ama sadece bu sene mi? Her sene  adanın en yoğun zamanında, afedersiniz kıçımızı yıkayacak su bulamadığımız, alt yapının tıkandığı en civcivli zamanda o aşırı kalabalığa daha da insan yığan ve tamamen ticari olan bu festivaller çok mu elzem? Tabii ki de festival olacak, elbette bunun da maddi anlamda bir karşılığı olacak ama böyle zamanlarda değil.

 

Bunu  tiyatro festivali için demiyorum. Temmuz ve ağustos kalabalığında olan festivallerin hepsi için geçerli.  Kusura bakmayın da temmuz ve ağustos aylarında yapılan festival yapanların tek düşündükleri “para”. Adı caz olunca, adı tiyatro olunca da bir şey değişmiyor. 

BOZTİD grubunda adalı işletmecilerin de çoğu aynı şeyi söylüyor. Festival olmasın demiyoruz ama temmuz-ağustos aylarında zaten ada çok yoğun, zaten odalar-masalar boş kalmıyor.   Eee , tek faydası bu ticari festivalleri yapanlara...

Lütfen bu festivalleri adanın biraz daha sakin dönemlerinde yapılmasına izin verin, lütfen adanın en kalabalık zamanında ticari festivallerin sömürüsüne izin vermeyin.

 

Not: Bahse geçen çocuklarla ilgili videoyu ailelerinden izin almadığım için yayınlamıyoruz. 



Bu yazı 3141 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
Bozcaada Bağcılığı
SON YORUMLANANLAR HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR

Adada zincir market açılması konusunda ne düşünüyorsunuz?


 YUKARI